31 January 2012

Ankara ziyareti

Dostlarla hasret gidermek için 2 günlüğüne Ankara'ya kaçtım. Kar çizimi ya da fotoğrafı yok çünkü biz oraya gidince kar kesildi. 

Ben ve Serenay.

Vagonun bir ucundan ötekine koşup duran ufak kız.

 
Hızlı trendeki, örgü ören agresif teyze. 

Sene 2004.

Yemekli vagondan birileri ve Sero.


4 comments:

  1. agresif teyze çok fena bir durum ya, her an şişleriyle üerine atlayacak bir korku filmi ögesi gibi.

    ReplyDelete
  2. Göz göze gelince kitleniyor bir de, değişik :D

    ReplyDelete
  3. Şişleme potansiyelli agresif teyze güldürdü beni, her vagonda, otobüste bir tane olur muhakkak öylelerinden. Bir de hüzünlendim, artık epey bir süre İstanbul-Ankara arası tren yolculuğu yapamayacağız, severdim ben çok. Çizmeyi hayati fonksiyonlarından biri yapman, nefes alır gibi çizmense çok özendirdi beni.

    ReplyDelete
  4. Meğersem son trenle dönmüşüz İstanbul'a gelirken, bilseydim çok daha duygusal bir yolculuk olurdu ama neyse.. Ben de çok severim; çocukken trenlere el sallardık makinist de sallardı hep, çok mutlu olurdum. Trenlerde çalışanlar hep çok güzel insanlarmış gibi gelir bana o yüzden =) Çizmek hayatı fonksiyonlarımdan evet, ne güzel tarif etmişsiniz. Bu blogun ilk mesajlarındaki çizimler, çizmeyi bıraktığım 1 yılın ardından ilk ortaya çıkanlardı. Ne kadar boğulduğumu şimdi bakınca görebiliyorum.

    ReplyDelete