28 December 2009

Şirin Şeyler

5-6 ay öncesine kadar elime her kalem aldığımda omurgası kırık kadınlar, kesilip kadehe atılan yüzük parmakları vs gibi şeyler çizerken, ne olduysa, özellikle de Bodrum tatilinden sonra birden kendimi sürekli sevimli tavşanlar, gülüp oynayan çocuklar çizerken buldum. Son üç aydır çocuklar için masal resimlendiriyor olmamın da etkisi bir nebze vardır elbet, ancak, her akşam uyumadan önce yatakta eskiz defterime sürekli olarak kız çocukları, sincaplar felan çizmemi ben yadırgıyorum. Hayır bir de aşırı mutlu oluyorum böyle kıkırdıyorum felan çizerken =))






22 December 2009

Çizik 31























Aslında üzerimizdeki yorgunluk yatağa akıyor; yatağın içi dolunca da yatağı değiştirmek gerek, rahat ettirmiyor çünkü...

18 December 2009

Tapşan



Tavşan değil tapşan, dikkatinizi çekerim.
(Büyük haline bakınız lütfen/Full view please.)

12 December 2009

Brrr



Dün akşam Beşiktaş-Kadıköy otobüsünde çizildi. Orjinali burada.

Ekleme: Otobüste boyanmadı; Painter'da Oil Pastel No.10 ile boyandı=)

07 December 2009

Çalışma Alanı

Çizerler, tasarımcılar felan çok severler böyle çalıştıkları ortamı, masalarını (hatta bilgisayarlarının masaüstlerini) göstermeyi. "Bakın ben de bu vaaar, siz de var mıı" kıvamına gelince tatsız olur gerçi ama eğlencelidir, şahsen ben çok severim bakmasını.

Bu seferlik bilgisayar masasında görülecek pek birşey yok çünkü annem odamı toplamış =)) Normalde bilgisayar masam, mobil mutfak-ofis karışımı birşey oluyor (çay bardakları, fincanlar, nutella, şeker, kola kutuları, boş tepsiler, tarak, tırnak makası, kalemler, kağıtlar, kitaplar...).




Bu da oyuncak rafı.. Aslan sansürlü farkettiyseniz =P


Bu da çizim masam; kendisi aynı zamanda ışıklı masa ama o özelliğini pek kullanmıyorum. Fotoğrafı, çekmeyi umduğum animasyonun dersin hocası tarafından istenen storyboardlarını yapmaya çalışırken çektiydim. Bilerek oraya sermedim yani o kağıtları =P

Böyle işte.

06 December 2009

Eskiden 3

İki gün önce başka birşey için eski DVDlerimi karıştırırken, uzun zaman önce kaybettiğimi sandığım, tabletimi ilk aldığımda yaptığım çizimleri buldum. Onlara bakınca geçen birkaç yılda bile kabiliyetimin ne kadar ilerlediğini, tarzımın nasıl değiştiğini (tarzım da varmış breh breh =)) farkettim.

These are my "crappy" works from these past 3 years. I can't believe how much progress I made within a comparatively short time. My talents have developed so much, and my style has changed drastically. What can I say, I'm more than delighted =)


 2006
Bu çizim, üniversiteye girdikten sonra (2004) birden kendini sürekli bilgisayar başında Adobe Photoshop'u öğrenmekle beraber manipülasyon ve kolaj yapmaya uğraşan, elinde tahta oyma aletleri ve bir adet matbaa merdanesiyle şaşkına dönüp kalan benim, elimin nasıl tutuklaştığını ve korkaklaştığını iyi gösteriyor. Elbette şu anda çok çok kötü olduğunu düşünüyorum ama herhalde bunu yaptığım zaman, ki tabletle yaptığım ilk çizimlerden biridir, muhakkak çok beğenmişimdir.


 2006
Bu telefonlu kızı da Corel Painter'ı öğrenmeye çalışırken (hala etkili derecede kullanacak kadar öğrendim denemez; anlatanının berbat Amerikan aksanından dolayı Lynda derslerini dinlemeye de katlanamıyorum) bir Suicide Girl kızından bakarak yapmıştım. Eski tutucu desen alışkanlıklarımın devamı gibi duruyor.

2006
Denemeler... Denemeler... Yine bir Suicide Girl kızı pozu.


 2006
En beğenmediklerim de Adobe Illustrator'da yaptığım vektörel olanlar. Clipping Path vs gibi hiçbirşeyden haberi olmayan ben bunları yapana kadar baya ağlamışımdır =) Bunları, fotoğraf üzerinden gerçeğine yakın bir şekilde sadeleştirmeye çalışarak çizmiştim. Gayet tatsız ve sıradanlar.

Çizim sınavıyla, üstelik de birincilikle okula girdikten sonra, iki yıl elime kalem almadım, resim çizmedim. Yukarıdaki çizimlerin tümü bu dönemin sonlarına doğru, kurtulmak için yaptığım şeyler. Baktıkça ne kadar sıkılmış olduğumu hissedebiliyorum. Neyse ki artık herşey daha farklı... =)